Çok sev

Sosyal medyada ki hesaplarımız, burada ki yazdıklarımız, defterlere yazdıklarımız, insanlara anlattıklarımız ve konuştuğumuz her bir kelam hatıra olarak kalacak. 

Buralar hep günlüğüm olarak kalacak. Ne zaman veda ederim bilmiyorum ama umarım yakınlarımın okumasına vesile olurum.

Ne anlatırsan anlat, ne adar kızarsan kız, ne kadar kavga edersen et sonunda o toprağın altına gireceksin.

Bu dünyada ne kazanırsan kazan, ne kadar malın mülkün olursa olsun, ne kadar dostun olursa olsun o toprağın altına gireceksin.

Kaçacağını mı zannediyorsun? Düşüneceğin en son şey bile olmasın.

Ölümün insanı ne zaman bulacağını bilemiyoruz maalesef.

Bu satırları yazarken de ölüm gelebilir, yıllar sonra da gelebilir.

Keşke ne zaman zamanımızın kaldığını gösteren bir saat olsaydı, eminim kimse günaha girip hakka girip bu kadar cesaretli yaşayamazdı.

Bu dünyada paraların içinde yüz, sonunda üzerine atacaklar iki avuç toprak.

Sahi o zaman buradakilerin bir faydası olacak mıydı sana?

Kim yardım edebilirdi ki sana? 

Evet tamda şu an düşündüklerin sana yardım edecek. Neyi kast ettiğimi çok iyi biliyorsun.

Sadece nefsine ağır geliyor gerçekleri kabul etmek.

Gerçekler acı olduğu kadar kabullenildiğin de sana huzur verendir.

Bu hayattan nasıl göçersen göç, çok severek göç.

Elinden gelenin en iyisini yapıp, çok severek git.

Herşeyin bir sonu vardır ama sevginin yoktur. Daima sev, çok sev, sonsuz sev.

Sevgi güzelleştirir her şeyi.

Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe

Beton yığınlarının arasından güneşi görmeye çalışıyoruz tabi görebilirsek. Kapitalizmden fırsat bulup kendi hayatımıza odaklanmaya çalışıyoruz. Teknolojiden kopabilirsek eğer büyüklerimizin elini öpüp, ailemizle sohbet edebileceğiz.

Eskiden bahçeli ev hayalleri kurarken şimdilerde değil bahçesi, balkonu bile olmayan evlerde yaşıyoruz.

Yukarıda komşum ölse cesedinin kokusu apartmanı sararsa eğer ancak öyle fark edebiliriz.

Asansör kapısını, apartman kapısını bile tutup arkadan gelene saygı göstermez hale gelebildik. Hayvanlara zarar verip, kadınları öldüren bir toplum haline geldik. Toplumu toplum yapan ailedir. Aileyi aile yapan da bir kadındır. Bu toplumdaki kötü insanlarda birer annenin evladıdır.

Ve bizler böyle mutsuz, doyumsuz topluma bir çocuk getirmeyi düşünebiliyoruz. 

Bu çılgınlık değil de ne?

Sevginin ve saygının iyileştireceği bir toplum, gözlerimizin önünde yok oluyor.

Yılımız yakında 2020 olacak, ağzımıza bile yakışmazken bize nasıl yakışacak?

Anneler günü!

Mutlu olmak için annenizin yaşaması yeterlidir. Mutlu olmak için babanızın yaşaması yeterlidir. Aslında mutlu olmak için sağlıklı olmanız dahi yeterlidir. Mutluluk küçük şeylerde gizlidir. Benim mutluluğum ise annem ve kız kardeşlerim. Bu hayatta gördüğüm en güçlü kadındır benim annem. Onun gücünü, onun dik duruşunu örnek alıyorum kendime her zaman. Onun gibi olmak istiyorum, annem gibi. Herkes benden vazgeçmişken o beni bırakmayan tek kişiydi. Bana her zaman inanan ve güvenen tek kişiydi annem. Yokluğunu göstermesin Allah. Uğrunda canımı verebileceğim tek insan. Aynı şekilde uğrumda herşeyini verebilecek tek insandır annem. Benim hayatıma ışık tutan yeşil gözlü kadın. Kokunun büyülü olduğunu düşünüyorum. Yemeklerinin bağımlılık yaptığına inanıyorum.Bir sürü anımızın olduğuna çok seviniyorum, ama şu an aramızda mesafeler var güzel kadın. İsterdim ki yanında olabileyim bunları yüzüne söyleyebileyim.

Yüreğinin hep benimle olduğunu hissedebiliyorum annecim. Seni o kadar çok seviyorum ki, kelimeler yetersiz gerçekten. Seni çok özledim anne. 

Belki de ondandır bu hırçınlığım. Belki de ondandır bu tuhaf davranışlarımın sebebi. Sensizlik beni allak bullak ediyor annem.

En kısa zamanda yanına gelmek istiyorum, sana sımsıkı sarılmak istiyorum. Seninle olduğumu asla unutma. Biliyorum sen belki buralara gelip bu yazdıklarımı okuyamayacaksın ama seni çok seviyorum anne.

Anneler günün kutlu olsun kanatsız melek. Bizim için kendini feda eden yüreği güzel kadın.

Benim için her gün anneler günü. 

Deliye her gün bayram..